Attila İlhan'ı saygıla anıyorum.
Kimi zaman sevdiklerimizi biz kaybederiz, kimi zaman da sevdiklerimiz bizi... Bu gece ben, sevdiğim bir insanın beni kaybettiği günü yaşıyorum. Ruhen sarsıldığım son iki olayın da etkisiyle, onunla aramızda var olduğunu sandığım bağın, yanılsama olduğunu, derin acılar duyarak birdenbire fark ettim. Sanki yanımdaymış ve karşımda dikiliyormuş gibi, en kararlı ve en kahırlı sesimle ona şöyle bağırdım: "Ben senin için yokum artık! Beni kaybettin!"
Koşulsuz sevdiğimiz insanlar vardır; ne yaparlarsa yapsınlar, onları sevmekten vazgeçemeyiz. İşte bu yüzden, koşulsuz sevdiğimiz bir insanın hatalarını görmezden gelmeye, ona karşı bağışlayıcı olmaya; inandırıcı gelmediği halde, yalanlarına inanmaya; kalbimizi kırdığında, onun bu kırıcılığını haklı gösterecek özürler uyadurmaya; hatta, onun bize karşı haksızlık dolu tavırlar sergilediği anlarda bile, onu değil, kendimizi suçlamaya meyilliyizdir; kalıplaşmış deyişle, toz kondurmayız böylelerinin üstüne! Karşılarında körleşmeye ve sağırlaşmaya her an hazırızdır; çünkü, onlar bizim vazgeçilmezimizdirler.
Aslında, vazgeçilmezlerimize kendi beklentilerimiz, kendi beğenilerimiz, kendi ideallerimiz doğrultusunda, onlarda belki de hiç olmayan özellikler yükleyerek, onları mükemmel insanlarmış gibi görme eğiliminde olan yine bizlerizdir. İşin tuhafı, görüşümüzü onlara da benimsetmek için, onları yerli yersiz pohpohlarız durmadan. İşte bu yüzden koşulsuz sevgi, hem insanın kendisini, hem sevdiğini kandırmayı barındırır içinde. Koşulsuz sevdiğiniz insana karşı, madi manevi vericiliğinizde sınır tanımadığınız için, hastalıklı bir sevgidir aynı zamanda; farkında bile olmadan sizi tüketir yavaş yavaş.
Bu hastalıklı sevgiden, yavaş yavaş tükenmekten; yine, koşulsuz sevdiğiniz insan kurtarır sizi. Hiç beklemediğiniz bir zamanda, sizin ona giydirdiğiniz giysiyi çıkarıp, çıplak olarak çıkar karşınıza, suratınıza öyle bir şamar atar ki; yaşadığınız sarsıntıdan etkilenen sevginiz ölür, siz ise nakavt olursunuz bir anda! Sonra, kendi küllerinden yeniden doğan Ankakuşu gibi, ölen sevginin küllerinden, yeniden, yeni sevgiler yaratırsınız.
O gecenin ardından. bütün bunları düşündüm ve sonunda şöyle dedim:
"Ne insanlar sevdim, zaten yoktular!"
18.08.2012
Anlattığım olay, gerçek değil, tümüyle hayal ürünüdür.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder